Yüz yüze eğitimi devam ettirmekte kararlıyız - Cumhurbaşkanı Erdoğan
06.09.2021

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Milli Eğitim Bakanlığında kurduğumuz dijital altyapı ile okullarımızdaki süreçleri, hastalığın seyrini yakından izliyoruz, izleyeceğiz. Yüz yüze eğitimi devam ettirmekte kararlıyız" dedi.

Visiontv.az`ın TRT Haber`e atfen yaptığı habere göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sultanahmet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde 2021-2022 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Programı'na konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;

2021-2022 eğitim öğretim yılının öğrencilerimize, öğretmenlerimize, velilerimize, eğitim camiamıza ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Yeni eğitim-öğretim yılının açılış törenini Türkiye'nin en köklü okullarından biri olan Sultanahmet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde gerçekleştiriyoruz.

Islah-ı Sanayi Mektebi adıyla 4 Eylül 1868'de hizmet vermeye başlayan lise, o tarihten bu yana ülkemizin teknik eğitim alanında önemli bir ihtiyacını karşılamıştır. Kökleri çok daha eksiye uzanan okulumuz Türkiye'ye farklı alanlarda hizmet etmiş, pek çok güzide ismin yetişmesine de vesile olmuştur. Güreş ve tekvando başta olmak üzere spordaki başarılarıyla da göğsümüzü kabartan lisemizin öğrencilerini kutluyor, emek veren tüm eğitimcilerimize teşekkür ediyorum. Şu an okulumuzda eğitim gören evlatlarımızın, büyüklerinden devraldıkları gurur tablosuna yeni yıldızlar ekleyeceklerine inanıyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yüz yüze eğitimi devam ettirmekte kararlıyız

"Başarı tesadüften öte, uzun bir mücadelenin meyvesidir"

Hangi alanda olursa olsun başarı tesadüften öte, disiplin, azim ve fedakarlıklarla dolu uzun bir mücadelenin meyvesidir. Her başarılı eğitim kurumunun gerisinde çalışkan öğrencilerle beraber, mesleğine aşık eğitimcilerin imzası vardır. Her biri ayrı değer olan öğretmenlerimizin evlatlarımızın eğitimi için harcadığı emek olmazsa, elbette bu başarıların hiç biri yakalanamazdı. Evlatlarımızı yetiştiren, milletimize ve insanlığa faydalı bir fert olmalarına katkı sağlayan öğretmenlerimizin hakkını asla ödeyemeyiz.

Türkiye Cumhurbaşkanı olarak, siz öğretmenlerimizin şahsında eğitim-öğretim camiamızın tüm mensuplarına hizmetleri ve engin sabırları için ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Bu vesileyle Necmettin Yılmaz ve Aybüke Yalçın gibi daha ömürlerinin baharındayken bölücü terör örgütü tarafından alçakça katledilen şehit öğretmenlerimizi rahmetle yad ediyorum. Üzerimde hakkı olan kendi öğretmenlerimi de bir kez daha saygıyla anıyor, dar-ül-bekaya uğurladıklarımıza Rabb'imden rahmet niyaz ediyorum. Biz onlarla var olduk, onların emekleriyle hayatı çok çok farklı şekilde yaşamaya başladık.

"EBA üzerinden gerçekleştirdiğimiz uzaktan eğitim ile bu dönemi geride bıraktık" 

Önceki sene başlayan ve son 1,5 yıldır tüm dünyayı derinden sarsan koronavirüs salgını hayatımızdaki herşey gibi eğitimi de olumsuz etkiledi. Salgını kontrol altına almak için hemen her ülke sokağa çıkma yasağı dahil çok sert tedbirlere başvurdu. Türkiye olarak biz de virüsün öldürücü etkisinin yüksekliği sebebiyle geçtiğimiz dönemde ihtiyatlı davranmak zorunda kaldık. Öğretmenlerimizin, evlatlarımızın ve ailelerinin sağlığını tehlikeye atmamak için azami hassasiyet gösterdik. Bilim Kurulumuzun tavsiyeleri doğrultusunda salgının seyrine göre kimi zaman okullarımızı açarak ancak daha çok EBA üzerinden gerçekleştirdiğimiz uzaktan eğitim ile bu dönemi geride bıraktık.

Devletimizin tüm imkanlarını seferber ederek salgının yoğun seyrettiği dönemde evlatlarımızın eğitimden kopmamalarını temin ettik. 2 milyon tablet bilgisayarı öğrencilerimize ulaştırdık. Eğitim Bilişim Ağı dediğimiz EBA televizyon ve internet platformları ile uzaktan eğitimi yürüttük. TRT EBA ilkokul, TRT EBA ortaokul ve TRT EBA lise ile eğitimin devamını sağladık. EBA canlı dersleri devreye aldık.

"Aşının etkinliği yüz yüze eğitim için bizi daha çok cesaretlendirdi"

Türkiye'deki tüm cep telefonu abonelerine aylık 8 gb kadar EBA'ya erişim sağladık. Özellikle aşının etkinliğine dair bilimsel verilerin açıklanması, yüz yüze eğitim konusunda bizi daha çok cesaretlendirdi. Hazırlık sürecinde bilim insanlarımızın yanı sıra eğitimin tüm paydaşlarının fikrine başvurduk. Milli Eğitim Bakanlığımız ve Sağlık Bakanlığımız, okullarda alınması gereken önlemleri, yapılması gerekenleri birlikte belirledi. Hijyen, temizlik malzemeleri ve maske tedarikini sağlayarak velilerimizin çocuklarını güvenle okula gönderebileceği bir altyapıyı sağladık.

"Aşılamada toplam doz sayısı 100 milyon sınırına doğru gidiyor"

Yine bu süreçte farklı kaynaklardan aşı teminine önem ve öncelik veren vatandaşlarına yaygın, aşı imkanı sağlayan ülkelerin ilk sıralarında yer aldık. Gönüllülük esasıyla devam ettiğimiz aşılamada toplam doz sayısı 100 milyon sınırına doğru gidiyor. Halen birçok ülkenin kitlesel aşılamada ciddi sorunlarla karşılaştığını göz önüne aldığımızda bu tablo ülkemiz adına önemli başarıdır.

"Salgına karşı en etkili silahımız olan aşıyı da değerlendirmemiz şarttır"

Milli Eğitim Bakanlığında kurduğumuz dijital altyapı ile okullarımızdaki süreçleri, hastalığın seyrini yakından izliyoruz, izleyeceğiz. Yüz yüze eğitimi devam ettirmekte kararlıyız. Tüm velilerimizin ve çocuklarımızın özellikle müsterih olmasını istiyorum. Sırası gelmiş tüm vatandaşlarımı, en başta da eğitim camiamızı ve velilerimizi aşılarını olmaya davet ediyorum. Zorlayıcı yollara başvurmak istemiyoruz. Salgına karşı en etkili silahımız olan aşıyı da değerlendirmemiz şarttır.

Aşıyla ilgili özellikle sosyal medya mecralarından yayılan bilgi kirliliğine vatandaşlarımız itibar etmesin. Bugün uzun bir aranın ardından yeniden okullarına kavuşan evlatlarımız Türkiye'nin geleceğidir.

Eğitime harcanan her bir kuruşu ülkenin geleceğine yapılmış en önemli yatırım olarak görüyoruz.

Göreve geldiğimiz 2002 yılından beri eğitimi daima en öncelikli meselemiz olarak gördük. 2002 yılında Milli Eğitim bütçesi -gençler buna özellikle dikkatinizi istiyorum- sadece 7,5 milyar lirayken 2021 yılında bu rakam 147 milyar liraya yükselmiştir. Nereden nereye... Yükseköğretimi de dahil ettiğimizde eğitim bütçemiz 211 milyar lirayı aşıyor. Anne babalar okullar açılınca ders kitabı peşinde koşmasın diye okul kitaplarını ücretsiz dağıtıyoruz. Bakın biz, teksir kağıtlarıyla hazırlanmış kitaplardan okumayı... Onlar da tabii o teksir makinesinin mürekkepleriyle maalesef rezil hale gelirdi. Abilerimizden onları isterdik, vermezlerdi parayla. Vermezlerdi. Biz bunları yaşadığımız için dedik ki 'Yeni nesil aynı durumu yaşamasın.' Ve kuşe kağıtla kitaplarınızı hazırladık ve masaların üzerine, sıraların üzerine bunları koyduk. Ülkemiz genelindeki derslik sayısı neydi? 343 bin. Bunu nereye çıkardık? 601 bine taşıdık. Neden? Sınıflarımız hem kalabalık olmasın, sınıflarımızdaki öğrenci sayısı da ciddi manada azalsın.

2002 yılından bugüne kadar toplam 700 bin öğretmenimizin atamasını gerçekleştirdik. Öğretmen noktasında açığımız kalmasın. Bunu istedik. Cuma günü yaptığımız 20 bin öğretmen atamasıyla eğitim ordumuzu daha da güçlendirdik. Eskiden boş geçen dersler ya da farklı branş öğretmenlerinin girdiği dersler varken, hamdolsun artık bu tür sorunlar ortadan kalkmıştır.

"İmam hatip okullarını ve meslek liselerini diğer okullarımızla eşit hale getirdik"

Meslek liselerimiz 28 Şubat öncesi sahip olduğu cazibesine yeniden kavuşuyor. 28 Şubat zihniyetinin sırf imam hatiplerin önünü kesmek amacıyla eğitim sistemimizde açtığı bu derin yarayı, bir an önce tamamen kapatmamız gerekiyor. Kat sayı uygulamasının son bulmasıyla yıllarca ötelenen, haksızlığa ve hukuksuzluğa maruz kalan imam hatip okullarını ve meslek liselerini diğer okullarımızla eşit hale getirdik.

İstihdamda "ara eleman" diye bir kavram var ve bu ara elemanın yetiştiği yerler de burası. Sizin lisenizden yetişiyor bunlar artık sağı, solu araştırmaya gerek yok. Ara eleman mı lazım, Sultanahmet Meslek Lisesi. İşte buradan yetişecek. Bugün rekordan rekora koşan özel sektörün en fazla sıkıntı çektiği konuların başında bu ara elaman meselesi geliyor ama bundan sonra çekmeyecek. İlla üniversiteyi bitirmeniz de şart değil. Siz buradan çıktıktan sonra ara elaman olarak hemen istihdam edilebilecek imkanı sağlayacaksınız. Tabii ardından üniversite de geliyor. Üniversite ile birlikte işin yükseğini yapmış olacaksınız o zaman çok daha farklı olacak.

"1 milyar liralık altyapı ve eğitim desteği sağlanmıştır"

Özel sektörümüzün ve sanayicilerimizin de katkısını alarak mesleki eğitimde, eğitim-üretim-istihdam çevrimini güçlendiriyoruz. Bu amaçla yeni projeleri hayata geçirmeye başladık. 2020 yılının ekim ayında başlatılan mesleki eğitimde 1000 okul projesi, mesleki eğitimde gerçekleştirilen iyileşmenin, tüm mesleki ve Teknik Anadolu Liselerine yaygınlaştırılması yönünde attığımız önemli adımdır. Proje kapsamında belirlenen 1000 mesleki ve Teknik Anadolu Lisesine bir yıldan daha az sürede toplam 1 milyar liralık altyapı ve eğitim desteği sağlanmıştır. Sağ olsun İstanbul'da valimiz dahil çok ciddi bir gayretle okullarımızın bu noktada adedini artırmak suretiyle buradaki Teknik Anadolu Meslek Liselerinin sayısının artması bizim öğrencilerimizin sayısal olarak da daha düşük sayıda sınıflarda yer almalarını sağlayacak ve böylece sizlerin üniversiteler girmek, üniversitelere girmekten öte süratle oralardan mezun olarak inşallah hayatınızı çok daha zengin kılacaktır.

Eskiden teknik meslek liselerindeki garip gureba makineler vardı. Torna makineleri acayipti. Öbür tarafta frizerler yine acayipti ama şimdi oralara da yeni yeni makineler getirilmek suretiyle teknolojisi de dijital olmak üzere artık bu makineler geliyor. Siz şimdi asrı da okulunuzda yakalıyorsunuz. Bununla beraber de inşallah gideceğiniz kurumlarda, fabrikalarda hiçbir şeyin yabancılığını çekmeyeceksiniz.

Mesleki eğitimi özendirmeye gelecek dönemde de devam edeceğiz. Milli Eğitimi Bakanının da gayretleriyle yakında Türkiye'yi bu alanda çok daha farklı bir konuma taşıyacağız.

Hele hele hani şu son Tokyo Paralimpik Olimpiyatları'nda o azmin, o gayretin neticesinde altın, gümüş, bronz alanları izledik değil mi? Gördünüz, yani bir kol, bir diğer kol yok, ayaklar yok ama altına gitti. Demek ki azmin, gayretin, inancın önünde hiçbir şey dayanmıyor. Bunu hangi branşta yapıyor? Yüzmede. Kulvarında giderken de sağa-sola sapma yok. Aynen kulvarında durumu koruyor. Ne ile? Azmiyle inancıyla. Bence o gencimizin başarısı bize birer örnektir. İnşallah bizler de sizler de bu gençlerimizin başarısını aynen sağlamalısınız. Niye sizler de birer Sümeyye olmayasınız? İki kol yok. Ama Sümeyye altına koşuyor, altına yüzüyor. Bunu sağlamalısınız.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sultanahmet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'ndeki programda yaptığı konuşmanın ardından Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, öğretmen ve öğrencilerle beraber ders zilini çaldı.