Atatürk ve adalet
Atatürk ve adalet
12.06.2021 Bilal Dündar Tarafından

Atatürk ile ilgili anılar yazmakla ve anlatmak ile bitmeyecek kadar çok ve o derecede önemli vede anlamlıdır.

Birçok kimsenin düşündüğünün aksine Atatürk'e ve istediklerine muhalif fikir söylemek mümkündü. Samimi fikir ise ders alınması bakımından örnek gösterilmekteydi. 

Atatürk Balıkesir seyhatının birinde kendisine Milli Mücadele'de yakın hizmetler etmiş bir kimsenin müracaatı ile karşılaşır. Bir mevzuda haksız olarak mahkum olduğunu söylüyerek şikayette bulunuyor.

Atatürk : "haklısın meseleyi bende biliyorum" dedikten sonra refaketinde bulunan genç bir adliye müfettişini çağırıp mevzuyu anlatarak kararın düzeltilmesini istiyor.

Müfettiş yaşananları dinledikten sonra : "Efendimiz karar bütün adli sıralardan geçtikten sonra tekammül etmiş.
Hükmün infazından başka yapılacak kanuni çare yoktur" der.

Bunun üzerine Atatürk: " ama ben söylüyorum bu iş haksızdır. Çünkü ben bu işin usulünü biliyorum" dedi.

Genç adliye müfettişi ısrar etti.

"Efendimizin bu beyanı kanun nazarinda bir değişiklik yapmaz. Adliye bakanlığının da birsey yapmasına imkan yoktur der.

Tabi ortada soğuk bir hava esiyor. Fırtına kopacağı bekleniyor.

Fakat Atatürk beklenenin aksine sakin bir ses tonu ile soruyor?

" Peki bir adli hata olursa kanun bunun düzeltilmesini temin edemez mi?

Müfettiş; yeni delil ile mahkemenin tekrarı istenebilir der.

Atatürk, mağdur olan kişiye dönerek "Beni şahit göster ve yeni delillerin olduğunu haber aldım diyerek iddia et. Beni de şahit göster. Ben mahkemeye gider şahitlik ederim der.

Sonra adliye müfettişine dönüyor.

"Size teşekkür ederim dedikten sonra mağdur olan kişiye de ama neden vaktinde bana müracaat etmedin? Zamanında gelir şahitlik ederdim. Fuzuli olarak mahkemeleri de kanunu da işgal etmezdin. 

Her vatandaş, hatta reysicumhur dahi olsa adalete uyup hürmetle karşılaması gerekir diyor."

Mahkemelerde ve birçok yerde yazılı bulunan "Adalet Mülkün Temelidir." Bu şekilde gerçekleştirilir ve yaşatılır. 
Atatürk'e diktatör etiketini yapıştırmaya gayet edenler utansınlar.

ATATÜRK KIZGIN "OLUR ŞEY DEĞİL"

Ankara'da öğretmenlerin bir toplantısında üç bayan öğretmende bulunmaktadır. Bunlar salonun ayrı bir köşesinde oturtuluyor.

Meclisin sarıklıları bayanların salonda bulunmalarını hoş karsılamıyarak Gazi'ye şikayet ederler.

Gazi kızarak bu toplantının başkanı ve sorumlusu kimdir?  Onu bana çağırın der 

Mazhar Müfit birkaç dakika sonra içeriye girer.

Gazi gürleyen bir ses ile ona çıkışır. 

Siz muallimlere ne yapmışsınız?  

Ne ayıp şey bu?

Mazhar Müfit şaşkın vaziyette ne cevap vereceğini düşünmektedir?

Sarıklılar gayet mutlu ve neşe içinde gülümsüyorlar.

Gazinin sesi hep aynı tonda devam ediyor. 

"Olur şey değil,  olur şey değil!!"

Mazhar Müfit cevap vermeye çalışıyor.

"Efendim vallahi..."

"Bırak bırak ben hepsini biliyorum. Muallim hanımları da toplantıya çağırdığınız. 

Fakat onları niye ayrı sıralarda oturttunuz?

Sizin kendinize mi itimadınız yok.

Türk hanımının Fazileti mi?

Bir daha öyle ayrılık gayrılık görmüyeyim.

Anladınız mı?" der.

Kadın hakları ve saygınlikları mücadele verilerek kazanıldı.

Ulu Önder Atatürk'ü rahmet ve minnetle anıyorum.

Dünya'da fikirleri ile yaşayan tek liderdir.

TADEF Genel Başkanı Bilal Dündar

Visiontv.az