Şubatın son haftasında öğretmenlere ilk doz aşıları yapılacak
15.02.2021

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Şubat'ın son haftası öğretmenlerimizin ilk doz aşılarının yapılmasına başlanacak." dedi.

Visiontv.az`ın TRT Haber`e atfen yaptığı habere göre, yarı yıl tatilinin ardından köy okullarında yüz yüze eğitim bugün itibarıyla başladı. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, öğrenme kayıplarının telafi edileceğini ve uzaktan eğitimin, eğitim sistemi içinde sağlam bir yeri olduğunu söyledi.

İkinci yarı yıl açılışında konuşan Bakan Selçuk, şunları kaydetti;

Bugün ülkemizin bütün köy okulları ile beraber serhat şehrimiz Iğdır’ın Aralık İlçesi Gödekli Köyü İlkokulunda 2020-2021 eğitim öğretim yılının ikinci dönemi için ilk ders zilini çaldık. Şu an itibariyle köylerimizde bulunan ilkokul düzeyinde yaklaşık 6 bin birleştirilmiş sınıf ile 2 bin 700 anaokulunda tam zamanlı olarak yüz yüze eğitime başlarken diğer öğrencilerimiz de uzaktan eğitim için ekranların karşısında yerlerini aldılar. İkinci yarıyılın; tüm öğrencilerime, öğretmenlerime ve velilerime hayırlı olmasını diliyorum.

Bu hafta itibariyle ülkemizin bütün köylerindeki öğrencilerimizi okullarına kavuşturmanın ve gülümsemelerine şahit olmanın mutluluğu içindeyiz. Bu ilk adımı takip edecek diğer adımımız; 1 Mart’a okul öncesi, özel öğretim, ilkokul ile lise ve üniversite giriş sınavına hazırlanmakta olan 8 ve 12. sınıf öğrencileri için okullarımızın kapısını açmak olacak.

Ayrıca, il ve ilçe merkezlerinde salgının yaygınlık durumuna göre, belirlenen ölçütler uyarınca, okul risk derecelendirmesi yapılarak tüm sınıf düzeylerinde okullarımızı açma konusunda da ilin kendi koşulları doğrultusunda adımını atabilmesi için gerekli hazırlıkları yapıyoruz.

Peki, okulları hangi koşullarda açıyoruz? Öncelikle şunun bilinmesini isterim ki okullarımızın açılması ile ilgili attığımız tüm adımlar; Bakanlığımızca yapılan, uzun süren araştırma ve planlama süreçlerinin sonunda belirlendi. Bu adımların ilki; tüm eğitim kurumlarımızın, tedbir uygulamalarında bir standarda tâbi olmasını sağlamaktı. Sağlık güvenliğinin adil ve kontrol edilebilir olması bizim için çok önemli. Bu kararlılıkla bütün evlatlarımızın aynı sağlık güvenliği imkânları içinde olması için 27 Temmuz 2020 tarihinde, Bakanlığımız ile Türk Standartları Enstitüsü (TSE) arasında imzalanan "Eğitim Kurumlarında Hijyen Şartlarının Geliştirilmesi ve Enfeksiyonu Önleme İş Birliği Protokolü" kapsamında bir kılavuz yayımladık.

Bu kılavuzda okul sınırları içinde öğrencilerimizin nerede ve nasıl hareket edeceklerine, hangi alanlarda ve şartlarda ders yapacaklarına, okulun hangi alanlarında ne tür faaliyetlerin gerçekleştirilebileceğine ve öğretmenlerimizin alacağı tedbirlerin ne olacağına ayrıntılı bir şekilde yer verdik. Sınıf, öğretmenler odası, okul bahçesi gibi bir okul binasında aklınıza gelebilecek her ortak kullanım alanı için ayrı ayrı kurallar belirledik.

Kılavuzun yayımlanmasının hemen ardından okullarımızın hijyen şartlarının iyileştirilmesi adına “Okulum Temiz” belgelendirme programını yürürlüğe aldık. Bugün itibariyle okulların yüzde 98.2'sini oluşturan 49 bin 361 okulumuz, "Okulum Temiz" belgesiyle yüz yüze eğitime hazır hale geldi. Bunların yanında okulla bir bağı bulunan herkesin HES uygulaması ile COVID-19 virüsüne yakalanmış olması ve temaslı olma durumları okul müdürlerine bildirilmektedir.

Hepiniz gibi bizim de bu tedbirler içinde son derece önemli bulduğumuz bir konu da öğretmenlerimize aşı uygulaması. Yüz yüze eğitime giren öğretmenler ön sırada olmak üzere listeler Sağlık Bakanlığına iletildi. Bu listeler randevu sistemine işlenmeye başlandı. Şubat'ın son haftası öğretmenlerimizin ilk doz aşılarının yapılmasına başlanacak.

Biliyorsunuz, yol haritamız olan 2023 Eğitim Vizyonumuzda temel ilkelerimizden biri olarak altını çizdiğimiz eğitimde fırsat adaleti doğrultusunda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, ihtiyaç sahibi olan öğrencilerimizin uzaktan eğitim sürecindeki tablet bilgisayar gereksinimleri karşılamak üzere dağıtımlarımıza hızla devam ediyoruz. Salgın son bulup yüz yüze eğitime tamamen geçtiğimizde de öğrencilerimizin EBA ile sunduğumuz içeriklerden faydalanmalarını istiyoruz. Bu sebeple uzaktan eğitim için gerekli cihazı olmayan öğrencimiz kalmayana kadar tedarik sürecini halkımızın desteğiyle sürdürmek istiyoruz.

Fırsat adaleti ilkemizin verdiği dikkatle uzaktan eğitim sürecine baktığımızda önümüzde görülen en önemli çalışma, öğrenme kayıplarını ortadan kaldırmaya yönelik bir eğitim seferberliği başlatmaktı. Bunun için her bir çocuğumuzun gereksinimine uygun olarak yapılandırdığımız “Ulusal Destekleme Programı”nı hazırladık.

Hangi çocuk derse girdi, hangisi girmedi, hangi çocuğa öğretmeni ne ödev verdi... O çocuk ödevi yaptı mı, yapmadı mı, kitap okumak için girdiği dijital sayfada kaç dakika kaldı, canlı derste kaç kere söz aldı... Biz bunların cevabını dakikalarıyla biliyoruz. Bu bilgimizden yola çıkarak çocuklarımızın ihtiyacı olan destekleme eğitimini almasını, Ulusal Destekleme Programı’ndan tam da ihtiyacı ölçüsünde yararlanmasını, varsa açığını kapatmasını; yoksa bilgisinin pekişmesini sağlayacağız. Her bir çocuğun hakkı için hakkıyla çalışan bir sistem kuruluyor ve o hak, çocuklarımıza teslim edilecek.

Dünya standartlarında hatta çok zaman bu standartların üzerinde, bir uzaktan eğitim ve yüz yüze eğitime geçiş sürecini yönetiyoruz. Öğrencilerimiz için geliştirdiğimiz her çalışma gibi okulların açılışındaki önlemlerin ve aldığımız kararların; belirlenmiş ilkeler içinde, sürdürülebilir ve denetlenebilir olmasını istiyoruz. Okulların, her yönden olduğu gibi, sağlık güvenliği bakımından da güvenli olduğunu bütün vatandaşlarımızın bilmesini ve içlerinin rahat olmasını isterim.

Öğrenme kayıplarının telafi edileceğini ve uzaktan eğitimin artık bizim eğitim sistemimiz içinde sağlam bir yeri olduğunun altını çizmek gerekiyor. Sürekli güncellenen ve genişleyen alt yapısı ile dünyanın en çok başvurulan eğitim platformu EBA ve 3 adet TRT EBA TV kanalımız her zaman açık kalacak ve yeni içeriklerle öğrencilerimize ve öğretmenlerimize hizmet verecek.

Sizlerle mutabakat halinde ve iş birliği içinde eğitimde üstesinden gelemeyeceğimiz bir zorluk olmayacağını salgın sürecinde birlikte tecrübe ettik. Her bir çocuğumuz ve öğretmenimiz bizim için çok önemli. Her biri biricik, her birinin serencamı kıymetli. Onlar, umutla ve iyimserlikle gözlerinin içine baktığımız, ülkemizin geleceği olan emanetlerimiz. Şunu bilmenizi isterim ki bugün bu köyde evlatlarımızla birlikte şu zili çalmak onlar kadar bizleri de mutlu etti. Onların önce sağlıklı olmaları ve sonra da iyi bir eğitim almaları için elimizi taşın altına koymaktan çekinmiyoruz. En kısa zamanda sınıflarımızın dolması, okul bahçelerinin cıvıldaması, hasretin tamamen ortadan kalkması temennilerimle, yeni yarı yılın bütün öğrenci ve öğretmenlerime hayırlı olmasını diliyorum.