Seçim ve siyasilerin dili
Seçim ve siyasilerin dili
03.02.2023 Bilal Dündar Tarafından

Siyasi liderler genelde kendi partililerinin örnek aldıkları rol modeli durumundalar.

Liderlerinin eylem ve söylemlerini partililer benimser ve aynı yolu izlerler.

Lider kırıcı, ayrıştırıcı ve kavgacı ise tabanda bulunan atanmış veya seçilmiş görevliler de aynı durumdadırlar. Konuşmalarına liderlerinin tarzında olan cümle ve kelimeleri kullanarak konuşurlar. Liderleri dava uğruna diye başlıyorsa partililer de dava arkadaşlarım, bu dava uğruna gibi kelimel ve cümlelerle konuşurlar.

Neyin davası olduğunu anlamanız ve sormanız zaten akla gelmez ve mümkün de değildir.

Lider, bağırıp çaĝırmakta ise yine aynı yol izleniyor.

Lider, olayları ve yaşanmış şeyleri ters yüz ederek çarpıtarak ve yalana dayalı bilgilerle konuşuyorsa partili taban hemen hemen aynı yol ve yöntemi kullanırlar.

Lider belden aşağı vurma  yolunu seçiyorsa arkadan takip eden partililerde benzer yolu seçerler.

Lider en iyi savunma saldırıdır yolunu seçiyorsa partilileride her yerde her konuşmasında saldırı ve hakaret ve yalana dayalı kırıcı yönetimi aynen kullanırlar.

Kocaeli siyasetinde çokca konuşulan bir örneği anımsayalım.

Rahmetli Tahsin Marmara bir konuşmasında "Arkadaşlar biliyormusunuz İsmet Paşa asker kaçağıdır" der. Sonradan arkadaşları abi hem Paşa diyorsun, hemde asker kaçağı dediniz diye uyarıyorlar. Önemli olan alkışlamalarıdır demiş.

Örnekleri çoğaltmak mümkündür. 

Önümüzde bir seçimimiz var. Halkın beklentileri ve sıkıntıları çoktur. Ekonomik sıkıntılar başta olmak üzere, kovid hastalıkları toplumun kimyasını değiştirdi. İşsizlik, hastahaneler tedavi için giden insanlarla dolu gibi gibi sorunlar nedeni ile insanlar stres içindeler. Tabir caiz ise kırmızı görmüş İspanyol boğaları gibi kavgaya hazır durumdalar. 

Bu ortamda başta  siyasi liderlerimize ve partilerin yetkili organlarına tarihi bir görev olarak dillerine sahip çıkarak yalana dayalı kırıcı, kavgacı, yaralayıcı ve bölücü dil kullanmalarından mutlaka kaçınmalarını diliyor ve bekliyoruz. 

Hepimiz bir geminin içindeyiz. Yarın yine yüz yüze bakacağımızı asla unutmamalıyız.

Sayın siyasi liderlerimiz sizden rica ediyoruz Lütfen geleceğimizi zehirleyip, zayıflatan ve yok eden söz ve davranıştan imtina ederek gelecek nesillere karşı anılacak ve alkışlanacak bir miras bırakınız.

"AÇ KÖPEK FIRIN DUVARINI DELER "

Açlık çok kötü bir şeydir.

Allah kimseleri açlık ve yoklukla terbiye etmesin dilek ve temennisinde bulunuruz.

Bu giriş köpeklerin yaşamlarını dile getirmek, toplumun köpekler üzerinde duygu ve düşüncelerini değerlendirmek amacıyla kaleme alıyoruz.

Bir bakış açısına göre köpekler insanın yakın dostudur. Sahibini tanır her aşamada ona yardımcı olur, onu üzmez ve koruyucusudur. Bulunduğu evi korur, bir yabancı kimsenin girişine havlıyarak sahibini uyarır. Karnını doyuran ve sahiplik yapan kimseyi unutmaz ve üzmez. Fakat  bugün toplumun gündemini işgal eden olumsuz değerlendirme ve düşünceler oldukça yoğundur.

Köpekler çok ve çabuk üreyen hayvanlardır. Yıllar öncesi ile bir iki yıl sonrası kıyaslanirsa korkunç derecede sayılarının arttığı görülmekte ve bilinmektedir.

Özellikle Belediyelerimizin açmış oldukları köpek barınma evlerinin artan köpek sayılarına cevap veremedikleri dile getirilmektedir.
Büyük miktarda hayvan sever kişilerin evinde besledikleri ķopekler bile artan sayı karşısında yetersiz kalıyor. 

Son zamanlarda çip takılması kararı duyulunca evlerdeki köpeklerin bir kısımıda sokağa bırakıldığı açıklandı.

Netice de artan sayıları karşısında besleme ve barınma yetersiz olunca her yerde, özelliklede yerleşim yerlerinde aç olduklarını eklediğimiz zaman sürü halinde saldırıp ısırıp insanları korkutup zarar vermeye başladıklarını görüyor ve sık sık duyuyoruz.
Kocaeli'nde bu durumu birçok yerde görüyoruz.

Örneĝin, Yahyakaptan ve Kocaeli Üniversitesi yerleşkesinde saldırıları sonucunda ısırılan veya yere düşüp  yaralanan birçok insan olduğu biliniyor.
Birisi havlayıp koşunca hepsi koşarak korkulu görüntü vermektedir. Saldırıları sonucunda ısırıp yaraladıkları yanında düşüp yaralanlar, korkudan psikolojisi bozulanlar bu yüzden tedavi görenler var.

Bu gidişin bir şekilde önlenmesi gerekir.

Kocaeli Valimiz Sayın Seddar YAVUZ bunların kısırlaştırması önerisini açıkladı.

Evet, en uygun ve olması gereken  bir düşünce olarak kendisine katılıyor ve destekliyoruz.

Etkili, sorumlu ve yetkili kişi olarak biran önce düşüncesini ve önerilerini hayat geçirmelerini rica ediyor ve bekliyoruz.

Sorunları halının altına süpürerek bir noktaya gelmek mümkün olmadığı gibi yarın büyük acıların yaşanmasına sebep olunur.

Bu konular şov yapma ile  ve hamaset söylemleriyle asla çözülmez.

Aklın yolunda gidilmesi ve çözülmesi gerekir.

Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu
Kurucu ve Onursal Başkanı ve Kocaeli Haydar Aliyev Kültür Evi Yönetim Kurulu Başkanı
              
Bilal Dündar

Visiontv.az